baştan çıkarıcı - Türkçe İngilizce Sözlük

baştan çıkarıcı

"baştan çıkarıcı" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 13 sonuç

Türkçe İngilizce
General
baştan çıkarıcı seduction i.
The allure of power can be a seduction that leads people astray.
Gücün cazibesi insanları doğru yoldan saptıran bir baştan çıkarıcı olabilir.

More Sentences
baştan çıkarıcı seductive s.
Success can also be seductive.
Başarı da baştan çıkarıcı olabilir.

More Sentences
baştan çıkarıcı tempting s.
I'm not tempting them.
Onları baştan çıkarmıyorum.

More Sentences
baştan çıkarıcı temptress i.
baştan çıkarıcı languorous s.
baştan çıkarıcı tantalising s.
baştan çıkarıcı enticing s.
baştan çıkarıcı tantalizing s.
baştan çıkarıcı teasing s.
baştan çıkarıcı temptatious s.
baştan çıkarıcı honey-tongued s.
baştan çıkarıcı inveigling s.
baştan çıkarıcı seducive s.

"baştan çıkarıcı" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 19 sonuç

Türkçe İngilizce
General
baştan çıkarıcı kadın seductress i.
Few males can resist a self-confident seductress.
Kendine güvenen baştan çıkarıcı bir kadına pek az erkek karşı koyabilir.

More Sentences
baştan çıkarıcı kadın siren i.
baştan çıkarıcı şey temptation i.
baştan çıkarıcı davranış toy [obsolete] i.
baştan çıkarıcı şey will-o'-the-wisp i.
baştan çıkarıcı kimse stale i.
baştan çıkarıcı ve zararlı olan insidious s.
Colloquial
baştan çıkarıcı kadın mink i.
baştan çıkarıcı kadın lulu i.
baştan çıkarıcı kadın mantrap i.
baştan çıkarıcı kadın fly mink i.
sosyal medyada beğeni toplamak için yapılan seksi/baştan çıkarıcı paylaşım thirst trap i.
baştan çıkarıcı şekilde giyinmiş dressed to kill expr.
Idioms
baştan çıkarıcı şekilde giyinmek be dressed to kill f.
baştan çıkarıcı şekilde giyinmek dress to kill f.
baştan çıkarıcı konuşan honey-mouthed s.
Philosophy
çapkın ve baştan çıkarıcı (kadın) playboy s.
Slang
baştan çıkarıcı olmak be hot stuff f.
baştan çıkarıcı olmak be hot to trot f.